Gerek cennet ve gerekse cehennem, hem erkek ve hem de kadın kullar için
açıktır, yaratılış bakımından bu iki cinsin cennet ve cehenneme
girmeyi hak etmede fırsat eşitlikleri vardır. Fiilen hak ediş ise
serbest irade ile gerçekleştirilen iyi veya kötü davranışlara bağlıdır.
Kitap
ve sünnet kaynaklarında yapılan açıklamaları, uslübü ve islamı tam
bilmeyenler yanlış anlamışlar, yanlış yorumlamışlar bunlardan, ilahi
sıfatlar, mantık ve vicdan ile bağdaşmayan sonuçlar çıkarmışlardır.
"Cennetin adeta erkek sultanların sarayı olması, kadınların orada da
ikinci sınıf kullar durumunda oldukları, cehennemi dolduranların çoğunun
kadınlar olması..." bu cümledendir. Bu yanlış anlayışları düzeltmek
gerekirse;
-Ayetlerde ve sayılan çok az sayıda mütevatir (1) hadislerde,
cennete veya cehenneme girme ve ebedi mutluluğa erme bakımından kadının
aleyhinde olan bir bilgi mevcut değildir. Bu kaynaklarda,
"nimette-külfette, cezada mükafatta eşitlik" bulunduğu bildirilmektedir.
-Cennet yalnızca erkeklerin sarayları değildir; orada kadın da, erkek de saraylarının sultanlarıdır.
-Cennette kadına da erkeğe de dilediği, arzu ettiği, canının çektiği, elde edince mutlu olacağı her şey verilecektir.
-Cennet
sonsuz bir mutluluk yeridir; ancak insanoğlu bu mutluluğu daha önce ne
tanımış, ne tatmıştır. Bu sebeple insanların, dünyadaki zevkleri,
alışkanlıkları, kadın-erkek ilişkisindeki cinselliği olduğu gibi ahirete
taşımaları, nasları buna göre yorumlamaları gerçeğe uygun değildir.
-Mütevatir
olmayan hadislerde "cennette erkeklere ikişer adet dünya hatunu
verileceği" bildirilmiştir. Bundan kadınların aleyhine ve erkeklerin
lehine bir sonuç çıkarmak mümkün değildir; çünkü bu da erkeklerin
dünyada tattıkları ve arzuladıkları şeylerin kelimeleri kullanılarak-
imrendirmek üzere- söylenmiş bir sözdür. Ayrıca kadın tek olmayı
istiyorsa veya başka erke istiyorsa ona da bunlar verilecektir. Burada
önmelki olan dünyadaki isteklerimiz ve yapımız ile cennetteki
isteklerimiz, isteme kabiliyetimiz ve yapımızı birbirine
karıştırmamaktır. Problem varsa işte bu karıştırma sebebiyle vardır.
-Vakı'a
suresinde huriler kastedilerek "..onları bambaşka bir yapıda yeniden
yarattım..." (56/22,37) buyurulmuştur. Müfessirler bu hurilerin dünyada
yaşlanmış ve buruşmuş olarak vefat eden kadınlar oldukların ifade
etmişlerdir. Buna göre huriler de melek değil, insandır, dünyada
yaşamış kadınlardır ve cennette sayılan erkeklerden daha fazladır.
Erkek
ve kadın olarak Allah Tealanı has ve arif kulları cenne, köşk, kadın,
yiyecek, içecek, bağ ve bahçe için istamezler, cenneti aşık oldukları
Cemal-i İlahi için, özledikleri Habibiullah (s.a.) için isterler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder